“Belediyeler Mevzuat Bilgilendirme Toplantısı”nda konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu, “kölelik düzeni” olarak adlandırdığı taşeron sistemini kaldırmaya kararlı olduklarını yineledi; ücret politikasındaki çarpıklıklarının giderilmesi gerektiğini söyledi.
İçişleri Bakanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği ve Ege Belediyeler Birliği işbirliğiyle düzenlenen “Belediyeler Mevzuat Toplantısı” İzmir’de başladı. 4 Aralık’a kadar sürecek eğitim programının açılış programına İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yanı sıra birliğe üye belediye başkanları ve eğitim alacak personel katıldı. Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet Sökmen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Birlik olarak tüm belediyelere rehberlik etmek, yurtdışı ilişkilerinde kolaylık sağlamak, kardeş şehir ilişkilerine yardımcı olmak gibi görevleri yerine getirdiklerini hatırlattı; belediyelerin faaliyetlerini yerine getirirken yaşadıkları “yasalardan kaynaklanan” sıkıntıların çözümüne de yardımcı olmak için çalıştıklarını dile getirdi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise konuşmasına, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı’nın Meksika’da gerçekleştirilen 3. Dünya Kongresi’nde “Başkanlık” görevine seçilen Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Kadir Topbaş’ı kutlayarak başladı. Bu başarının, hem ülkemiz hem de Türkiye Belediyeler Birliği çatısı altında toplanan belediye başkanları açısından çok önemli olduğunu dile getiren Başkan Kocaoğlu: “Sayın Topbaş’ın başkanlığında çalışacak İcra Kurulu’nda, benim de aralarında bulunduğum 5 arkadaşımızın birden yer alması ise Türk yerel yönetimleri açısından ayrıca bir gurur kaynağı, ülkemizin uluslararası saygınlığının bir göstergesidir” diye konuştu.
Belediyelerde gelirlerin arttırılması kadar, verimli yönetilip yönetilmediğinin de dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunu söyleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Belediyelerin verimli, doğru ve tasarruflu yönetilmesi için de belediye başkanları ve personelinin eğitilmesi gerekir” dedi.
Başkan Kocaoğlu, sendikalı belediye şirketi işçisi ile sendikasız taşeron işçisi arasında ücret yönünden uçurumlar bulunduğunu da vurgulayarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde taşeron sistemine son verme yönündeki kararlılığını yineledi. Taşeron uygulamasının çağdışı ve insanlık dışı olduğunu dile getiren Başkan Aziz Kocaoğlu, ancak kamu kurumlarında sürdürülen ücret politikasının da tıkanma noktasına geldiğini vurgulayarak şöyle devam etti: “Türkiye Cumhuriyeti ekonomisinin ürettiği milli hasıla, bu ücret politikasının, devletin ve belediyelerin toplu sözleşmelerden getirdiği ücret yükünü kaldıramamaktadır. Bunu siyasiler her zaman dillendiremeyebilir. Açık yüreklikle söylüyorum. Aynı işi yapan X kişi 600 lira, bir diğeri 3 bin-3 bin 500 liraya çalışıyor. Arada 5-6 misli fark var. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir ücret politikası yoktur. Bir tarafta kölelik düzeni, öte tarafta başka bir düzen. İzmir Büyükşehir Belediyesi icra makamının her türlü sorumluluğu taşıyan makam daire başkanlığıdır. 10-15 yılı geçmiş sendikalı bir işçi, daire başkanının iki misli maaş alabiliyor. Bu düzen, bu çarpık yapı nedeniyle giderek makas açılıyor. Asgari ücret gibi belli koşullarda azami ücret de belirlenmelidir. Yerelde iktidar genelde muhalefet olan bir partinin belediye başkanı olarak ülkede ücret politikasının gözden geçirilerek, daha adil ve üretimi arttıracak şekilde düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Başkan Aziz Kocaoğlu, sendikaları ve sivil toplum örgütlerini reddetmek gibi bir düşünceye sahip olmalarının mümkün olmadığını da vurgulayarak, ancak ülkenin geleceği açısından devlet yatırımlarının artırılması ve kalkınmanın gerçekleştirilmesi açısından personel politikasının yenilenmesi gerektiğini söyledi.
Dünyada yerel yönetimlerin giderek güçlendiğini de ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Çünkü o kenti en iyi yerel yöneticiler tanıyor. Hangi projenin öncelikli oluğunu yerel yönetimler çok iyi biliyor. Merkezi hükümetlerin yapacağı yatırımlarda mutlaka yerel yönetimin görüşlerinin alınması gerekir” diye konuştu.
01.12.2010
İçişleri Bakanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği ve Ege Belediyeler Birliği işbirliğiyle düzenlenen “Belediyeler Mevzuat Toplantısı” İzmir’de başladı. 4 Aralık’a kadar sürecek eğitim programının açılış programına İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yanı sıra birliğe üye belediye başkanları ve eğitim alacak personel katıldı. Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet Sökmen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Birlik olarak tüm belediyelere rehberlik etmek, yurtdışı ilişkilerinde kolaylık sağlamak, kardeş şehir ilişkilerine yardımcı olmak gibi görevleri yerine getirdiklerini hatırlattı; belediyelerin faaliyetlerini yerine getirirken yaşadıkları “yasalardan kaynaklanan” sıkıntıların çözümüne de yardımcı olmak için çalıştıklarını dile getirdi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise konuşmasına, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı’nın Meksika’da gerçekleştirilen 3. Dünya Kongresi’nde “Başkanlık” görevine seçilen Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Kadir Topbaş’ı kutlayarak başladı. Bu başarının, hem ülkemiz hem de Türkiye Belediyeler Birliği çatısı altında toplanan belediye başkanları açısından çok önemli olduğunu dile getiren Başkan Kocaoğlu: “Sayın Topbaş’ın başkanlığında çalışacak İcra Kurulu’nda, benim de aralarında bulunduğum 5 arkadaşımızın birden yer alması ise Türk yerel yönetimleri açısından ayrıca bir gurur kaynağı, ülkemizin uluslararası saygınlığının bir göstergesidir” diye konuştu.
Belediyelerde gelirlerin arttırılması kadar, verimli yönetilip yönetilmediğinin de dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunu söyleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Belediyelerin verimli, doğru ve tasarruflu yönetilmesi için de belediye başkanları ve personelinin eğitilmesi gerekir” dedi.
Başkan Kocaoğlu, sendikalı belediye şirketi işçisi ile sendikasız taşeron işçisi arasında ücret yönünden uçurumlar bulunduğunu da vurgulayarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde taşeron sistemine son verme yönündeki kararlılığını yineledi. Taşeron uygulamasının çağdışı ve insanlık dışı olduğunu dile getiren Başkan Aziz Kocaoğlu, ancak kamu kurumlarında sürdürülen ücret politikasının da tıkanma noktasına geldiğini vurgulayarak şöyle devam etti: “Türkiye Cumhuriyeti ekonomisinin ürettiği milli hasıla, bu ücret politikasının, devletin ve belediyelerin toplu sözleşmelerden getirdiği ücret yükünü kaldıramamaktadır. Bunu siyasiler her zaman dillendiremeyebilir. Açık yüreklikle söylüyorum. Aynı işi yapan X kişi 600 lira, bir diğeri 3 bin-3 bin 500 liraya çalışıyor. Arada 5-6 misli fark var. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir ücret politikası yoktur. Bir tarafta kölelik düzeni, öte tarafta başka bir düzen. İzmir Büyükşehir Belediyesi icra makamının her türlü sorumluluğu taşıyan makam daire başkanlığıdır. 10-15 yılı geçmiş sendikalı bir işçi, daire başkanının iki misli maaş alabiliyor. Bu düzen, bu çarpık yapı nedeniyle giderek makas açılıyor. Asgari ücret gibi belli koşullarda azami ücret de belirlenmelidir. Yerelde iktidar genelde muhalefet olan bir partinin belediye başkanı olarak ülkede ücret politikasının gözden geçirilerek, daha adil ve üretimi arttıracak şekilde düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Başkan Aziz Kocaoğlu, sendikaları ve sivil toplum örgütlerini reddetmek gibi bir düşünceye sahip olmalarının mümkün olmadığını da vurgulayarak, ancak ülkenin geleceği açısından devlet yatırımlarının artırılması ve kalkınmanın gerçekleştirilmesi açısından personel politikasının yenilenmesi gerektiğini söyledi.
Dünyada yerel yönetimlerin giderek güçlendiğini de ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Çünkü o kenti en iyi yerel yöneticiler tanıyor. Hangi projenin öncelikli oluğunu yerel yönetimler çok iyi biliyor. Merkezi hükümetlerin yapacağı yatırımlarda mutlaka yerel yönetimin görüşlerinin alınması gerekir” diye konuştu.
01.12.2010
